DÜNYA PARMAĞIMLA SIRALANMALI
Hey yiğitler, bugün bir savaş ola!
Seyredenler, gördüğünden zevk ala!
Gafiller bu
işe, şaşırıp kala!
Ter boşanıp
beden haralanmalı!..
Savaş değil,
burda zelzele ola!
Her yanı, bir
çığlık velvele ala!
Yer yarılıp,
düşman içine dala!
Yiğit kim,
dönek kim, aralanmalı!..
Yürekleri, cenk ateşi sarmalı,
Kurşun, çelik yelekleri yarmalı.
Yiğit, en ön safta düşman kırmalı,
Er göğsünde gülle, sıralanmalı!..
Bire bu
meydanda bin tufan ola!
Gömleğimiz al
kanlar ile dola!
Analar,
bacılar saçını yola!
Her yanımız,
yara berelenmeli!..
Düşmanı
velvele, korku sarmalı!
Vurunca
pençeyi, göğsü yarmalı!
Düşman, başı
dönüp, saralanmalı!..
Nice kelleleri
alıp, döşüne,
Bir kasırga,
tufan; salıp, peşine,
Bir sağa bir
sola turalanmalı!..
En kavi
sanılan, yere dalmalı.
Kimisin enseden, tutup almalı.
Kimisin, yerden yere çalmalı.
Kimi, dere,
bayır körelenmeli!..
Kim, düşmandan
böyle günde kaçarsa!
Er içine,
korku salıp saçarsa!
Teslim için,
beyaz bayrak açarsa!
Böyle savaş, nâmertlere zây ola!
Yiğidin
merdine kısrak, tay ola!
Savaş bize,
düğün ola, toy ola!
Meydan,
sesimizle naralanmalı!..
Şimşekten bir
Türk’üm, ateş akarım!
Yıldırımım,
kasırgayım, yakarım!
Çağrı’yım ben, bendlerimi yıkarım!
Dünya
parmağımla sıralanmalı!...
25 Ekim 2008, KAYSERİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder